.png){kind=logo}
Trabzonspor, 2 Ağustos 1967 tarihinde, Trabzon ilinde kurulan spor kulübüdür.
Bordo mavili ekip, iç saha karşılaşmalarını 40.775 kapasiteli Medical Park Stadyumu'nda oynamaktadır.
Trabzon, İstanbul, İzmir ve Ankara’nın ardından Türkiye’nin ilk spor örgütü olan Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın dördüncü üyesidir.
Kentte 1921 yılından itibaren bir fikstür dahilinde lig maçları organize edilmektedir.
1923 yılının Temmuz ayında Trabzon İdmanocaklı gençler, oynadıkları futbolu geliştirmek için İstanbul’a bir gezi düzenlemiş ve o tarihlerde İstanbul’u ziyaret eden yabancı takımlarla, Türk takımlarının maçlarını izlemişlerdir.
Gerçek bir futbol tutkusuna sahip olan Trabzon kentine, daha 1925 senesinde Sovyetler Birliği’nden davet edilen spor kafilesi ile ilk yurtdışı temas gerçekleştirilmiş; zaman içerisinde de sadece İstanbul, İzmir, Ankara değil, İran ve hatta Avusturya’dan dahi takımlar ağırlanarak Anadolu’nun kuzeyde kalan toprakları futbol ile temsil edilmiştir.
İdmanocağı, İdmangücü, Necmiati, Birlikspor, Karadenizgücü, Doğanspor, Yolspor, Martıspor, Erdoğdu Gençlik ve Trabzon Lisesi gibi birçok kulüp, Trabzon Amatör Ligi'nde boy göstermiştir.
Bu kulüpler aynı zamanda bir dernek işlevi görerek, tiyatro, piyes, balo ve musiki konseri gibi etkinliklerle şehirdeki kültürel havayı arttırmışlardır.
50’li yıllara gelindiğinde, yerel takımların sayısı o denli artmıştır ki, kulüp sayısının 20’yi aşmasıyla, maçlar iki kümeli olarak yeniden organize edilmeye başlanmıştır.
Özellikle de İdmanocağı ve İdmangücü kulüplerinin kıyasıya rekabeti, Trabzon'da futbolun alevini harlamaktaydı...
Ocak-Güç derbisi de aynı şekilde, şehirde adeta bir karnaval havası yaratıyordu.
Rengarenk flama ve bayraklarla donatılan kentte binlerce futbolsever maç saatinin gelmesini beklerken, tutuşulan bahisler ve iddialarla rekabetin dozu arttırılmıştır.
Futbol sevgisi ve kültürünün yükseldiği kentte aynı zamanda üst düzey futbolcular yetişmiştir.
İdmanocağı kulübü, mahalli lig şampiyonluklarının yanı sıra, 3 defa Türkiye amatör şampiyonluğunu da kazanarak yurt çapında ismini duyurmayı başarmıştır.
1958 yılında düzenlenen Türkiye Amatör Şampiyonası’nı, Ankara Havagücü takımı
ile aynı puan ve averajla tamamlaması üzerine kupa ikiye bölünmüş ve İdmanocağı yarım bir kupayı müzesine götürmüştür.
İdmanocağı Kulübü’nün namı, 1965 senesinde Beşiktaş’ı, Mithatpaşa’da 1-0 mağlup ederek, Türkiye Kupası’ndan elemeleriyle iyice artmıştır.
Başarılarla dolu bir tarihe sahip olan bu kulüp, Trabzon şehrini profesyonel liglerde temsil etme misyonunu kendi ismi ve renkleri ile üstlenmek için direnecektir.
Bilindiği üzere, 1960’ların ilk yarısında Futbol Federasyonu Başkanı Orhan Şeref Apak’ın öncülüğünde profesyonel 2. ve 3. ligler kurulmuş ve tüm yurtta bu liglerde mücadele edecek profesyonel şehir takımlarının açılması öngörülmüştür. Kentin maddi, manevi ve sportif tüm imkanlarının profesyonel bir spor kulübüne seferber edilebilmesi için de o kentteki amatör kulüplerin birleşmesi gerekiyordu.
Trabzon kenti de bu seferberliğin içerisinde yer almayı hedeflemekte idi...
Ancak İdmanocağı-İdmangücü rekabeti Trabzon futboluna öylesine hakimdi ki bu iki kulübün bir çatı altında toplanması neredeyse imkansız görülüyordu. Nitekim böyle bir girişimde bulunmak isteyen bir avuç idealistin daha ilk çalışmalarında bu sürecin oldukça sıkıntılı olacağı hemen anlaşılmıştı.
Kendi kimlik ve renklerinden feragat etmek istemeyen Ocaklılar, birleşmeye yanaşmıyordu.
21 Haziran 1966 tarihinde, Martıspor ve Yıldızspor'la birleşen İdmanocağı ile kendi isim ve renklerini muhafaza ederek profesyonel bir kulüp namı ile önce Türkiye 2. Ligi’ne alınmış; ancak resmi yazışmalar ve tebliğde yaşanan sorunlar nedeni ile İdmanocağı'nın 2. Lig’de oynamasına izin verilmemiştir.
20 Temmuz 1966'da, bu kez İdmangücü, Karadenizgücü, Martıspor ve Yolspor'un katılmasıyla kırmızı-beyaz renkler altında Trabzonspor’u kurmuş ve 1966-67 sezonunda 2. Lig’de mücadele etmeye başlamıştır.
İdmanocağı’nın dahil olmadığı bir Trabzonspor’un şehir temsiliyeti bakımından eksik bir görüntü ortaya koyduğu düşünülmekteydi. İdmanocağı’nın, Trabzonspor’a karşı Danıştay'da açtığı davadan, yürütmeyi durdurma kararı çıkmış, sezon sonunda birleşme tartışmaları yeniden alevlenmiştir.
Federasyon Başkanı Orhan Şeref Apak’tan Devlet Bakanı Kamil Ocak’a, Hasan Polat’tan Cumhuriyet Gazetesi Spor Müdürü Erdoğan Arıpınar’a pek çok üst düzey yetkilinin araya girmesi dahi sonucu değiştirememiştir.
Trabzon'da gergin geçen 1967 yazını sona erdiren komut, zamanın Beden Terbiyesi Genel Müdürü Ulvi Yenal’dan gelmiş, Yenal, İdmanocağı ve İdmangücü'nün birleşmemeleri halinde iki kulübün de Türkiye 2. Ligi’ne alınmayacağı ve “mazisiyle övünen” Trabzon’un profesyonel liglerde temsil edilmeyeceğini bildirmiştir.
Bu durumun Trabzon'da şok etkisi yaratması üzerine, her gün toplantılar yapılmaya başlanmış, tam anlaşma sağlanacakken sürekli çeşitli pürüzler ile karşılaşılmıştır.
Bir diğer yandan, Futbol Federasyonu’nun il kulüpleri için tanıdığı sürenin de sonu yaklaşmakta, tüm kent Trabzonspor’un ortaya çıkmasını beklemekteydi.
Öyle ki Trabzonlular, 1967 yılının Temmuz Ayı'nda sessiz bir yürüyüş düzenleyerek bir türlü uzlaşamayan kulüp başkanlarını protesto etmiştir.
Nihayet 2 Ağustos 1967 günü, geceli gündüzlü yapılan toplantılardan müsbet bir netice çıkmış ve her iki kulüp de birleşmeyi kabul etmiştir.Bordo-Mavi renkler altında, İdmanocağı, İdmangücü, Karadenizgücü ve Martıspor'un birleşmesi ile kurulan Trabzonspor Kulübü, 1967-68 sezonu itibarıyla 2. Lig’e adımını atmıştır.
Kulüp başkanlığına Osman Ulusoy, antrenörlüğe ise Hayri Gür getirilmiştir.
Trabzonspor, lig mücadelesine Türkiye 2. Futbol Ligi (1. Lig) Beyaz Grup’ta başlamış ve 20 takımlı profesyonel liglere katıldığı bu ilk yılı, 45 puan ile 6. sırada bitirmiştir.
Kırmızı Grup’ta mücadelesine devam eden takım, 1968-69 ve 1969-70 sezonlarını 4. sırada tamamlamıştır.
Başarılı bir grafik çizen bordo mavililer, 1970-71 sezonunda ise 31 puanla 8. sıraya yerleşmiştir.
1971-72 sezonunda, liderden yalnızca 2 puan geride kalan Trabzonspor, bir üst lige çıkmaya hak kazanamamıştır.
Bir sene sonra (1972-73 sezonu), tekrardan aynı kaderi yaşayan takım, bu kez lider Kayserispor ile aynı puana sahip olmasına rağmen, 1 farklı averajla, ligi 2. bitirip Türkiye 1. Futbol Ligi'ne (Süper Lig) çıkma şansını yitirmiştir.
1973-74 sezonuna gelindiğinde, Kırmızı Grubu en yakın rakibi Sakaryaspor'a sekiz puan fark atarak, 66 puan ile lider bitiren Trabzonspor, diğer grubun birincisi Zonguldakspor ile oynadığı şampiyonluk maçını penaltılarda kaybetse de Türkiye 1. Futbol Ligi'ne yükselmeyi başarmıştır.
Bu yıllarda; Necmi Perekli, Şenol Güneş ve Cemil Usta gibi daha sonra şampiyon olan takımın oyuncuları da kadroda yer almaya başlamıştır.
1974-75 sezonunda bordo mavililer, mücadeleye Türkiye 1. Futbol Ligi'nde devam etmiş ve sezonu 30 puanla 9. sırada tamamlamıştır.
Takım bu sezonda, 17 gol ile en az gol yiyen takım olurken, atmış olduğu 19 golle de ligde en az gol atan 2. takım olmuştur.
Türkiye Kupası'na 2. kademeden itibaren başlayan Trabzonspor, rakibi Bursa Merinosspor'u Trabzon'da oynanan ilk maçta 3 - 0 ve Bursa'da oynanan 2. maçta da, 2 - 1 yenerek çeyrek finale çıkmıştır.
Çeyrek finalde, Fenerbahçe'yi karşısında bulan Fırtına, İstanbul'da 1-1 beraberlik, kendi evinde 2-1 galibiyet elde ederek yarı finale adını yazdırmıştır.
Yarı finalde Boluspor'u, Trabzon'da 3-0 mağlup eden takım, deplasmanda 1-0 yenilgi görse de ilk kez finale yükselmeyi başarmıştır.
Finaldeki rakibi Beşiktaş'ı, Trabzon'da oynanan ilk maçta 1-0 yenmeyi başarmış fakat İstanbul'da oynanan maçı 2 - 0 kaybederek kupaya uzanamamıştır.
Bordo mavililer ayrıca bu sezon Kıbrıs Barış Kupası Şampiyonluğu elde etmiştir.
1975-76 sezonunda, Ahmet Suat Özyazıcı ile yoluna devam eden Trabzonspor, sezonu 43 puanla şampiyon olarak, en yakın rakibi Fenerbahçe’nin 3 puan üzerinde tamamlamıştır.
Türkiye 1. Futbol Ligi'nde bu başarıyı yakalayan 4. ekip olmasının yanı sıra, sezonda yalnızca 14 gol yiyerek geçen sezon olduğu gibi en az gol yiyen takım olmuştur.
Karadeniz Ekibi, 1975-76 sezonu Türkiye Kupası'na 3. kademeden itibaren dahil olmuştur.
3. kademedeki rakibi Sarıyer'i, İstanbul'daki ilk maçta 3-0 ve Trabzon'daki maçta da 3 - 1 yenerek bir üst kademeye yükselmiştir.
4. kademedeki rakibi Giresunspor'la Giresun'da oynanan ilk maç 1-1 sona ermiş; Trabzon'da oynanan 2. maçı Trabzonspor 2-1 kazanarak çeyrek finale çıkmıştır.
Çeyrek finalde Ankara Demirspor'la eşleşen takım, Trabzon'daki 1. maçı 1-0 ve Ankara'da oynanan 2. maçı da 2-1 kazanarak yarı finale yükselmeyi başarmıştır.
Yarı finaldeki rakibi Göztepe'yi, İzmir'de oynanan ilk maçta 3 - 2 ve Trabzon'da oynanan 2. maçta da 2-0 yenerek üst üste 2. defa Türkiye Kupası finaline adını yazdırmıştır.
Finaldeki rakibi Galatasaray'ı, evinde 1 - 0 yenmeyi başarmış fakat finalin İstanbul'da oynanan 2. ayağını 1-0 kaybetmiştir. Kupanın sahibinin penaltı atışları sonrasında belli olduğu final karşılaşmasını Galatasaray penaltılarla 5 - 4 kazanmıştır.
Trabzonspor üst üste 2. defa final oynadığı Türkiye Kupası'nı kazanmayı başaramasa da Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı Kupalarını müzesine götürmüştür.
1976-77 sezonunda, yine rakibi Fenerbahçe’yi ekarte ederek, 43 puan ile 1. Lig şampiyonluğuna ulaşan takım, ligde az gol yeme özelliğini bu sezon da sürdürmüş ve 12 golle 3 sezon üst üste en az gol yiyen takım olmuştur.
Sezonda, kendi sahasında yenilgi yüzü görmeyen Trabzonspor, atmış olduğu 41 golle de sezonun en çok gol atan takım unvanını haketmiştir.
Zamanın Trabzonspor kalecisi Şenol Güneş ise 17 Eylül 1978 ile 18 Şubat 1979 arasında oynanan lig maçlarında kalesinde gol görmeyerek (1110 dakika), hem Türk liglerinin en uzun süre gol yemeyen kalecisi hem de dünya tarihindeki en uzun süre gol yemeyen 15. file bekçisi olmuştur.
Takım, Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğu elde ettiği bu sezonda, Türkiye Kupası'na 3. kademeden itibaren dahil olarak, rakibi Eskişehirspor'u, Trabzon'daki ilk maçta 1 - 0 yenmiştir. Eskişehir'de oynanan maç 0-0 sona ermiş ve Trabzonspor, Türkiye Kupası'nda 4. kademeye yükselmiştir.
4. kademedeki rakibi Adana Demirspor'la Adana'da oynanan ilk maç 0-0 sona ermiş, Trabzon'da oynanan 2. maçı Trabzonspor 3-0 kazanarak çeyrek finale yükselmiştir.
Çeyrek finalde Fenerbahçe'yle eşleşen Trabzonspor, Trabzon'daki 1. maçı 2-0 ve İstanbul'da oynanan 2. maçı da 1-0 kazanarak yarı finale yükselmeyi başarmıştır.
Yarı finaldeki rakibi Kocaelispor'a, İzmit'te oynanan ilk maçta 1-0 yenilmiş fakat Trabzon'da oynanan diğer maçta rakibini 5 - 0 yenerek üst üste 3. defa Türkiye Kupası finaline adını yazdırmıştır.
Trabzonspor'un finaldeki rakibi üç sene önce yine finalde karşı karşıya gelmiş olduğu Beşiktaş olmuş, fakat bu kez bordo mavililer ilk maçta 1-0 galibiyet, 2. maçta ise 0-0 beraberlikle tarihinin ilk Türkiye Kupası'na sahip olmayı başarmıştır.
Takım, Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası'na adını yazdırmıştır.
Kupanın ilk turunda İzlanda temsilcisi ÍB Akraness takımıyla eşleşmiş; İzlanda'da oynanan ilk maçı 3-1 ve Trabzon'da oynanan ikinci maçı da 3-2 kazanarak kupada 2. tura yükselmiştir.
2. turda İngiltere temsilcisi Liverpool ile eşleşen Karadeniz Ekibi, evindeki ilk maçı 1-0 kazanmış ancak İngiltere'deki maçta rakibine 3-0 ile yenilerek kupaya veda etmiştir.
Ayrıca, Liverpool 1976-77 sezonunda Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası'nı kazanan takım olmuş ve 1976-77 sezonunda İngiltere'de de lig şampiyonluğunu elde etmiştir.
Trabzonspor 1976-77 sezonunda yapmış olduğu tüm maçlarda toplam 61 gol kaydetmiştir.
1977-78 sezonunu, 41 puanla Fenerbahçe'nin yalnızca 1 puan ardından 2. sırada tamamlayan takım, ayrıca sezon boyunca 16 gol yiyerek tam 4 sezon üst üste en az gol yiyen takım olmuştur.
Trabzonspor, sezonun Türkiye Kupası'na çeyrek finalden itibaren dahil olmuştur.
Çeyrek finaldeki rakibi Zonguldakspor'la, deplasmanda oynanan ilk karşılaşma 0-0 bitmiş; Trabzon'daki 2. maçta, bordo mavililer rakibini 2-0 yenerek yarı finale yükselmiştir.
Yarı finaldeki rakibi Bursaspor'la Bursa'da yapılan ilk karşılaşma 0-0, ikincisi 1-0 Trabzonspor lehine tamamlanınca, takım üst üste 4. finalini yaşamaya koyulmuştur.
Finaldeki rakibi Adana Demirspor olmuştur. Trabzonspor, evinde oynanan ilk maçı 3-0 kazanmış; Adana'daki ikinci maç 0 - 0 berabere sonuçlanmıştır ve böylece Trabzonspor tarihinde 2. defa Türkiye Kupası'nın sahibi olmayı başarmıştır.
Takım ayrıca, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık Kupalarını müzesine taşımıştır.
Trabzonspor, 1977-78 sezonunda Şampiyon Kulüpler Kupası'nda mücadele etmiştir.
İlk turda Danimarka'nın, Boldklubben 1903 takımıyla eşleşen Karadeniz Ekibi, Trabzon'da oynanan ilk maçı 1-0 kazanmış fakat Danimarka'da oynanan 2. karşılaşmadan 2-0 mağlup ayrılarak kupaya veda etmiştir.
1978-79 sezonunda, Özkan Sümer antrenörlüğündeki Trabzonspor, 42 puanla şampiyon olarak Türkiye 1. Futbol Ligi'ndeki 3. şampiyonluğuna ulaşmıştır.
Sezon boyunca ağları yalnızca 7 gol gören takım böylece 5sezon üst üste en az gol yiyen takım olmuştur.
Hatta takım, sezonun ilk yarısında
(15 maç), kalesinde yalnızca 1 gol görmüş ve ilk 25 hafta boyunca hiç mağlubiyet yaşamamıştır. Sezon boyunca tek mağlubiyetini 26. haftada Galatasaray'a karşı 1-0'lık skor ile almıştır.
Bu sezonda, Türkiye Kupası'na 6. kademeden dahil olan ekip, rakibi Diyarbakırspor'la, Trabzon'da yapılan ilk karşılaşmayı 1-0 kazanmıştır. 2. maçın normal süresi Diyarbakırspor'un 1 - 0 üstünlüğüyle sona ermiş; sonrasında uzatmaya giden maçı Diyarbakırspor, penaltılarla 4 - 3 kazanarak Trabzonspor'u kupanın dışına itmiştir.
Trabzonspor, 1978-79 sezonunda Kupa Galipleri Kupası'na katılmaya hak kazanmış fakat UEFA tarafından verilen cezadan dolayı Avrupa kupalarında mücadele edememiştir.
Takım, bu sezon da Cumhurbaşkanlığı Kupası Şampiyonluğunu elde etmiştir.
1979-80 sezonunda, teknik direktörlük görevine tekrardan Ahmet Suat Özyazıcı getirilmiştir.
39 puanla yine şampiyonluğunu ilan eden Fırtına, sezon boyunca yalnızca
11 gol yiyerek 6 sezon üst üste en az gol yiyen takım olmuştur.
Bordo mavililer, 1979-80 sezonunda kendi sahasında ilk yarı 1 gol ve ikinci yarı 2 gol olmak üzere sadece 3 gol yemiş ve kendi evlerinde mağlubiyet yüzü görmemiştir.
Ayrıca sezonda, 25 gol atarak Türkiye 1. Futbol Ligi Tarihi'nde, en az gol atarak şampiyon olan takım ünvanı almıştır.
Bu sezonda, Türkiye Kupası'na 5. kademeden itibaren dahil olmuş, rakibi Samsunspor'u evinde 2-0 ve Samsun'da yapılan 2. maçta da 2-1 yenerek 6. kademeye yükselmiştir.
6. kademedeki rakibi Tekirdağspor'u, Tekirdağ'da yapılan ilk maçta 1-0 ve Trabzon'da yapılan 2. maçta da 3-0 yenerek çeyrek finale adını yazdırmıştır.
Çeyrek finaldeki rakibi Altay'ı, Trabzon'daki birinci maçta 1-0 mağlup etmeyi başaran takım, İzmir'de yapılan 2. maçta, rakibine uzatma dakikalarında yediği golle 2-0 yenilerek kupaya veda etmiştir.
Altay 1979-80 sezonunda Türkiye Kupası'nı kazanan takım olmayı başarmıştır.
Trabzonspor'un eli boş kalmamış, bu sezon 5. Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı müzesine götürmüştür.
Ayrıca, Şampiyon Kulüpler Kupası'na katılmaya hak kazanmış fakat 1. turdaki rakibi Yugoslavya temsilcisi HNK Hajduk Split takımına her iki maçta da 1-0 yenilerek kupaya ilk turda veda etmiştir.
1980-81 sezonunda, 39 puanla, geride bıraktığı sezonlar gibi bir kez daha şampiyon olan Trabzonspor, böylece, üst üste 3. olmak üzere, 5. şampiyonluğuna ulaşmıştır.
Takım bu sezonda, kendi sahasında ilk yarı 1 gol ve ikinci yarı da 3 gol olmak üzere sadece 4 gol yemiş, kendi evinde 13 galibiyet ve 2 beraberlik alarak hiç yenilgi yüzü görmemiştir.
Başkanlığa Celal Ataman, teknik direktörlük koltuğuna ise tekrardan Özkan Sümer getirilmiştir.
Türkiye Kupası'na 5. kademeden dahil olmuş ve rakibi Samsunspor'a deplasmandaki ilk maçta 1-0 yenilmiştir.
Trabzon'daki ikinci maçın normal süresi Trabzonspor'un lehine 1 - 0 sona ermiş ancak
uzatmalarda da gol olmayınca maç penaltı atışlarına kalmış ve Trabzonspor rakibine penaltılarla 4 - 2 elenerek kupaya veda etmiştir.
Aynı sezon, Şampiyon Kulüpler Kupası'na katılmaya hak kazanan bordo mavili ekip, ilk turdaki rakibi, Polonya temsilcisi, Szombierki Bytom takımını kendi sahasında oynanan ilk maçta 2 - 1 mağlup etmiş fakat Polonya'da oynanan ikinci karşılaşmayı 3 - 0 kaybederek kupaya ilk turda veda etmiştir.
1981-82 sezonunu, Mustafa Günaydın Başkanlığı ve Ahmet Suat Özyazıcı Teknik Direktörlüğü’nde, rakibi Beşiktaş’ın 1 puan gerisinde, 43 puanla, 2. sırada bitiren Trabzonspor, Türkiye Kupası'na da 5. kademeden itibaren dahil olmuştur.
Çeyrek finalin ilk ayağında, Ankaragücü'yle kendi evinde 1-1 beraber kalmış, 2. maçta rakibine 1-0 yenilerek kupadan elenmiştir.
Ankaragücü Türkiye Kupası'nı kazanan ekip olmuştur.
Şampiyonlar Ligi yolculuğunda ise birinci turda SSCB temsilcisi FK Dinamo Kyiv ile eşleşmiş; Kiev’deki maçı 1-0'lık skorla kaybetmesinin ardından kendi evinde de 1-1 berabere kalarak kupadan elenmiştir.
1982-83 sezonunda, başkanlığa 12 sene boyunca görev yapacak olan M. Ali Yılmaz gelmiştir.
Rakibi Fenerbahçe’nin 2 puan gerisinden gelerek, ligi 2. sırada bitiren Trabzonspor, Türkiye Kupası'na yine 5. kademeden dahil olmuştur.
Çeyrek finalin 1. maçında Mersin İdman Yurdu'yla kendi evinde 1-1 beraber kalmış, 2. maçta rakibine 1-0 yenilerek kupadan elense de tarihinin 6. Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı kazanmıştır.
Takım, UEFA Kupası'nın ilk turunda, Almanya temsilcisi 1. FC Kaiserslautern ile eşleşmiş ve her iki maçı da 3-0 kaybederek kupadan elenmiştir.
1983-84 sezonunda motivasyonunu yeniden toplayan bordo mavili ekip, en yakın rakibi Fenerbahçe’nin 5 puan üzerinde, 50 puan ile lig şampiyonu olmuştur.
Türkiye Kupası’nda ise tek maç üzerinden İzmir'de oynanan finalde rakibi Beşiktaş'ı uzatma dakikalarında bulduğu iki golle 2 - 0 mağlup edip kupaya uzanmıştır.
Böylece takım, son lig şampiyonluğunu kazandığı 1983-84 sezonunda hem lig, hem de kupa şampiyonu olma başarısı göstermiştir.
UEFA Kupası'nda mücadele etmeye hak kazanmış olan Trabzonspor, 1. turda İtalya temsilcisi İnter eşleşmiştir.
İlk maçı kendi sahasında 1-0 kazanan bordo mavili ekip, rövanş maçını 2-0'lık skorla kaybedince kupaya veda etmiştir.
Trabzonspor, 1984-85 sezonunda, ligi 42 puan ile 3. sırada tamamlamıştır.
Ligin ilk devresine Özkan Sümer antrenörlüğünde başlanırken, son haftalara doğru yerine İlyas Akçay getirilmiştir.
Türkiye Kupası'na 4. kademeden dahil olup, rakibi Göztepe'yle İzmir'de oynadığı maçta 0-0 berabere kalmış; kendi evindeki karşılaşmayı da 1-0 kazanarak çeyrek finale yükselmiştir.
Çeyrek finaldeki rakibi Tarsus İdman Yurdu'nu evinde 4-2 ve deplasmanda da 4-0 yenerek yarı finale çıkmıştır.
Trabzonspor, yarı finaldeki rakibi Denizlispor'u kendi sahasında 2-0 yenmiş, deplasmandaki maçta da 0-0 berabere kalarak finale adını yazdırmıştır.
Fakat finalde, Galatasaray'a içeride 2-1 yenilip, İstanbul'daki maçta da 0-0 berabere kalınca kupayı rakibine kaptırmıştır.
Başbakanlık Kupası’nı müzesine götüren Trabzonspor, Şampiyon Kulüpler Kupası'nda mücadele etmeye de hak kazanmış, ilk turda, o zamanki SSCB temsilcisi Dnipro ile eşleşmiştir. İlk maçı kendi sahasında 1-0 kazanan bordo mavili ekip, rövanş maçını 3-0 kaybederek kupaya veda etmiştir.
1985-86 sezonunda, sezonunu 37 puanla 7. sırada tamamlayan Trabzonspor, Türkiye 1. Futbol Ligi'ne çıktığı ilk sezondan sonraki en kötü sıralamayı elde etmiştir.
Bu kötü gidişat sonucu Teknik Direktör Jürgen Sundermann ile yollar ayrılıp yerine yeniden Ahmet Suat Özyazıcı getirilmiştir.
Takım, Türkiye Kupası'na 5. kademeden itibaren dahil olmuştur.
Beşinci kademedeki rakibi Kocaelispor'la deplasmanda 0-0 beraber kalmış ve kendi evindeki maçı 5-0 kazanarak 6. kademeye yükselmiştir.
6. kademede ise Galatasaray'a, İstanbul'da 2-1 yenilerek kupadan elenmiştir.
*O sezonki uygulamaya göre yapılan ilk maçlar berabere sonuçlandığı takdirde ikinci maçlar oynanıyordu. İlk maçı kaybeden Trabzonspor böylece rövanşa çıkamadan Türkiye Kupası'ndan elenmiş oldu.
1986-87 sezonunda, ligi 49 puan ile 4. sırada tamamlayan takım, Türkiye Kupası'na 5. kademeden itibaren dahil olmuştur.
5. kademedeki rakibi İskenderunspor'u deplasmanda 1-0 ve içeride 5-0 yenerek 6. kademeye yükselmiştir.
Trabzonspor, bir üst kademedeki rakibi Bakırköy'ü kendi evindeki ilk maçta 3-0 yenmiş, deplasmandaki 2. maçı 2-0 kaybetmesine rağmen çeyrek finale yükselmiştir.
Çeyrek finalin ilk maçında, Gençlerbirliği'ne deplasmanda 1-0 yenilen ekip, kendi sahasındaki maçtan 0-0 beraberlikle ayrılarak kupadan elenmiştir.
Gençlerbirliği, 1986-87 sezonunda Türkiye Kupası'nın sahibi olmuştur.
1987-88 sezonunda, lige yeni getirilen 3 puanlık sistem ile, Trabzonspor, ligi 57 puanla 6. sırada tamamlamıştır.
Sezona, Metin Türel antrenörlüğünde başlanmış fakat 2. devreye Ahmet Suat Özyazıcı ile devam kararı alınmıştır.
Türkiye Kupası'na 3. kademeden itibaren dahil olan takım, turdaki rakibi Bakırköy'le deplasmandaki maçta 3-3 berabere kalmış, evindeki maçı 8-2'lik bir skorla kazanarak bir üst kademeye yükselmiştir.
Bu maç, Trabzonspor'un, Türkiye Kupası'nda en çok gol attığı maç olmuştur. Takım, 4. kademenin 1. maçında Sarıyer'e deplasmanda 1-0 yenilmiş, kendi sahasında yapılan maçı 2-1 kazanmasına rağmen kupadan elenmiştir.
1988-89 sezonunda, teknik direktörlüğe eski ve başarılı kalecisi Şenol Güneş getirilen takım, ligi 64 puanla 5. sırada tamamlamış ve Türkiye Kupası'na yine 3. kademeden itibaren dahil olmuştur.
3. kademedeki rakibi Sakaryaspor'a deplasmanda 2-1 yenilenmiş; kendi evindeki maçı
3-0 kazanarak 4. kademeye yükselmiştir.
Trabzonspor, 4. kademenin ilk maçında, Fenerbahçe'yi kendi sahasında 1-0 yenmesine rağmen, deplasmanda yapılan maçı 3-1 kaybederek kupadan elenmiştir.
1989-90 sezonunda Trabzonspor, sezona teknik direktörlük görevinde Şenol Güneş ile başlayacakken, Şenol Güneş’in istifası ve Boluspor’un başına geçmesiyle, Belçika asıllı Urbain Braems takımın başına getirilmiştir.
Takım, sezonu 68 puan ile 3. sırada tamamlayarak, Türkiye Kupası’na 5. kademeden itibaren dahil olmuştur.
5. kademedeki rakibi Sakaryaspor'u deplasmanda 3-1 yenerek çeyrek finale yükselmiştir.
Çeyrek finalde, Sarıyer'le deplasmanda oynadığı maçın normal süresi 1-1 sona ermiş, Trabzonspor rakibini penaltılarla 4-3 eleyerek yarı finale yükselmiştir.
Yarı finaldeki rakibi Bursaspor'la deplasmanda oynadığı maçın normal süresi 2-2 sona ermiş, Trabzonspor rakibini yine penaltı atışları sonucu 7-6 eleyerek finale yükselmiştir.
İzmir'de tek maç üzerinden oynanan Türkiye Kupası finalinde, Beşiktaş'a 2-0 yenilerek kupayı elinden kaçırmıştır.
*Bu sezonda, tüm Türkiye Kupası maçları tek maç üzerinden oynanmış ve Trabzonspor bu maçların hiçbirisini kendi sahasında oynama imkanını bulamamıştır.
1990-91 sezonunu, 51 puanla 3. sırada tamamlayan Trabzonspor, Türkiye Kupası'na 6. kademeden itibaren dahil olmuştur.
Teknik direktörlüğe 4. kez Özkan Sümer getirilmiştir.
Kupada, rakibi Bursaspor'u tek maç üzerinden oynanan eşleşmede kendi sahasında 5-3 mağlup ederek çeyrek finale yükselmiş, çeyrek finaldeki rakibi Bakırköy'ü de kendi sahasında 2-1 mağlup ederek yarı finale adını yazdırmıştır.
Tek maç üzerinden İstanbul'da oynanan yarı finalde, normal süresi 1-1 tamamlanan müsabakada, uzatma dakikalarında yediği penaltı golüyle, Galatasaray'a 2-1 yenilerek kupadan elenmiştir.
Galatasaray 1990-91 sezonunda Türkiye Kupası'nın sahibi olmuştur.
Trabzonspor, bu sezonda Kupa Galipleri Kupası'nda mücadele etme şansına sahip olmuş, eleme turunda İrlanda'nın Bray Wanderers takımıyla eşleşmiş; deplasmandaki
ilk maçta 1-1 berabere kalan Fırtına, kendi evindeki maçı da 2-0 kazanarak 1. turda mücadele etmeye hak kazanmıştır.
Trabzonspor, 1. turdaki rakibi
FC Barcelona'yı kendi sahasında 1-0 yenmesine rağmen rövanş maçında rakibine 7-2 yenilerek kupadan elenmiştir.
FC Barcelona, 1990-91 sezonunda Kupa Galipleri Kupası'nda final oynamış fakat finalde rakibi Manchester United FC'a 2-1 mağlup olarak kupaya uzanamamıştır.
1991-92 sezonunda, takımın başına tekrardan Urbain Braems getirilmiş ve Trabzonspor sezonunu 55 puanla 4. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası'na ise 6. kademeden itibaren dahil olmuştur.
1991-92 Federasyon Kupası eşleşmeleri final maçına kadar tek maç üzerinden oynanmıştır.
Takım, 6. kademedeki rakibi Eskişehirspor'u kendi sahasında 1-0 yenerek çeyrek finale yükselmiş; çeyrek finaldeki rakibi Galatasaray'ı ise kendi sahasında uzatma dakikaları sonunda 2-1 mağlup ederek yarı finale terfi etmiştir.
Bordo mavililer, yarı finaldeki rakibi Beşiktaş'ı da uzatma dakikaları sonucu 2-1 yenerek finale adını yazdırmayı başarmıştır.
Finalin ilk maçında deplasmanda Bursaspor'a 3-0 mağlup olmasına rağmen, kendi sahasındaki finalin 2. maçında rakibini 5-1'lik skorla yenerek tarihinde dördüncü kez kupayı kaldırmıştır.
UEFA Kupası'nda, ilk turda Hırvatistan'ın Dinamo Zagreb takımıyla eşleşmiş, ilk maçı deplasmanda 3-2 kazanmış, kendi sahasındaki maçta 1-1 berabere kalarak üst tura yükselmiştir.
Daha sonra, 2. turdaki rakibi Fransa Ekibi Olympique Lyonnais'u deplasmanda 4-3 ve kendi sahasında 4-1 mağlup ederek 3. tura adını yazdırmıştır.
Fakat, 3. turdaki rakibi olan Danimarka temsilcisi Boldklubben 1903'e deplasmanda 1-0 yenilmiş ve evindeki maçta da 1-1 berabere kalarak UEFA Kupası'ndan elenmiştir.
1992-93 sezonunda, Sadri Şener başkanlığında, George Leekens’in çalıştırdığı Trabzonspor, ligi 60 puan ile 3. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası'na 6. kademeden itibaren dahil olmuş, rakibi Kayserispor'u kendi sahasında 2-1 yenerek çeyrek finale yükselmiştir.
Çeyrek finalde karşılaştığı Kocaelispor'u, kendi sahasında 4-1 mağlup ederek yarı finale gelmesine rağmen Galatasaray'a yarı finalin ilk maçında 3-0 yenilerek kupaya veda etmiştir.
Galatasaray, 1992-93 Türkiye Kupası sahibi olmuştur.
Kupa Galipleri Kupası mücadelesinde, ilk turda Finlandiya'nın Turun Palloseura takımıyla eşleşmişen bordo mavililer, İlk maçı kendi sahasında 2-0 kazanmış ve deplasmandaki maçta da 2-2 berabere kalarak üst tura yükselmiştir.
Üst turda randevulaştığı rakibi, Atlético Madrid'e, kendi sahasında 2-0 yenilmiş, deplasmanda ise 0-0 berabere kalarak Kupa Galipleri Kupası'ndan elenmiştir.
1993-94 sezonunu, 59 puanla 3. tamamlayan Trabzonspor'da, ligin henüz 5. haftasında takımın başına tekrar Şenol Güneş getirilmiş, George Leekens’in görevine son verilmiştir.
Takım, Türkiye Kupası’nda, 6. kademedeki rakibi Nevşehirspor'u, kendi sahasında 4-0 yenerek çeyrek finale; çeyrek finaldeki rakibi Sarıyer'i kendi sahasında 7-0'lık bir skorla geçerek, yarı finale çıkmıştır.
Fakat, yarı finaldeki rakibi Beşiktaş'a, İstanbul'da 3-1 mağlup olmuş, kendi sahasındaki 2. maçta da 1-1 berabere kalarak Türkiye Kupası'ndan elenmiştir.
Beşiktaş bu sezon Türkiye Kupası'nın sahibi olmuştur.
Trabzonspor eli boş dönmeyerek, tarihinin 4. Başbakanlık Kupası’nı müzesine götürmüştür.
UEFA Kupası ilk turda Malta'nın Valletta FC takımıyla eşleşmiş ve her iki maçı da 3-1 kazanarak 2. tura yükselmiştir.
Üst turdaki rakibi İtalya ekibi Cagliari Calcio'yla, kendi sahasında 1-1 berabere kalmış, deplasmandaki maçta da 0-0 golsüz eşitlik gelince UEFA Kupası'ndan elenmiştir.
1994-95 sezonunu, rakibi Beşiktaş’ın yalnızca 3 puan gerisinde, 76 puan ile 2. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası’nda, 6. kademedeki rakibi Vanspor'u kendi sahasında 3-0 yenerek çeyrek finale yükselmiş, oradan da çeyrek finaldeki rakibi Gaziantepspor'u kendi sahasında ilk maçta 7-0'lık bir skorla mağlup etmiştir.
Çeyrek finalin 2. maçı 2-2 beraberlikle sonuçlanmış ve Trabzonspor yarı finale ilerlemiştir.
Yarı finaldeki rakibi Samsunspor'u, ilk maçta 4-0 ve kendi sahasında 1-0'lık skorlarla geçerek finale çıkmıştır.
Finaldeki rakibi Galatasaray'ı deplasmandaki ilk maçta 3-2, kendi sahasındaki maçı da 1-0 kazanarak tarihinde 5. kez Türkiye Kupası ve aynı dönemde 7. kez Cumhurbaşkanlığı Kupası sahibi olmuştur.
UEFA Kupası'nda da mücadele eden bordo mavililer, ilk turda Romanya'nın'nın Dinamo București takımıyla eşleşmiş, kendi sahasındaki ilk maçı 2-1, deplasmandaki maçı da 3-1 kazanarak 2. tura yükselmiştir.
2. turdaki rakibi İngiltere'nin Aston Villa FC takımını, evinde maçta 1-0 mağlup etmiş; deplasmandaki maçı 2-1 kaybetmiş olmasına rağmen 3. tura adını yazdırmıştır.
Fakat 3. turdaki zorlu rakibi, İtalya'nın SS Lazio'suna, her iki maçta da 2-1 geçilerek UEFA Kupası'ndan elenmiştir.
1995-96 sezonunda, uzun süre ligi lider götürmesine rağmen 32. haftada Fenerbahçe'ye 2-1 mağlup olmasıyla şampiyonluğu yalnızca 2 puan fark ile (82 puanda) ezeli rakibi Fenerbahçe’ye kaptırmıştır.
Şampiyonluğun kesin gözüyle görüldüğü sezonun böylece kaybedilmesi kulüp ve taraftar için oldukça büyük bir hayal kırıklığına neden olmuştur.
Trabzonspor, lig tarihi boyunca en çok puanı bu sezonda toplarken, 15 sezon sonra, 2010-11 sezonunda yine 82 puan toplamasına rağmen lig şampiyonu Fenerbahçe tayin edilmiştir.
Takıma 2 sezon önce katılan Gürcü futbolcu Şota Arveladze, 25 gol ile, Necmi Perekli'den sonra Karadeniz temsilcisinin çıkardığı 2. gol kralı olmuştur.
Türkiye Kupası’ndan, çeyrek finalde, UEFA Kupası’ndan ise 2. turda elenen takım, Başbakanlık Kupası’nı müzesine götürerek bir nebze nefes almıştır.
1996-97 sezonunda, 72 puan ile ligi 4. sırada tamamlamıştır.
4 sezondur takımın başında yer alan Şenol Güneş takımdan ayrılmış ve yerine Yılmaz Vural getirilmiştir.
Türkiye Kupası’nda, 6. kademedeki rakibi İzmirli Altay'ı deplasmanda 1-0 yenerek çeyrek finale çıkmıştır.
Çeyrek finaldeki rakibi Gençlerbirliği'ni kendi sahasındaki ilk maçta 4-1, deplasmandaki maçta da 2-1 mağlup ederek yarı finale; yarı finaldeki rakibi Gaziantepspor'la ilk maçta 0-0 berabere kalıp, kendi sahasındaki 2. maçta 2-0 kazanarak finale yükselmiştir.
Finaldeki rakibi Kocaelispor'la kendi sahasında 1-1 berabere kalmış fakat deplasmandaki maçı 1-0 kaybederek Türkiye Kupası'na uzanamamıştır.
Dönüş yolunda oldukça acı bir olay yaşanmış; Kocaelispor deplasmanının ardından
bir grup taraftarın geçirdiği trafik kazası, 5 kişinin ölümüyle sonuçlanmıştır.
Kazada yaşamını yitiren taraftarların cenaze töreninde, futbolcular büyük bir tepki ile karşılaşmış ve Kaptan Ogün Temizkanoğlu taraftarların saldırısına uğramıştır.
Trabzonspor 1997-98 sezonunu, 66 puan ile, rakipleri Galatasaray ve Fenerbahçe’nin arkasından 3. sırada tamamlamıştır.
İlk devrenin sonlarında Yılmaz Vural ile yollar ayrılıp takımı çalıştırması için Özkan Sümer görevlendirilmiştir. Sezon sonunda ise kalan son 10 maç için Ali Kemal Denizci ile anlaşan takım, sezonda 3 farklı teknik adamla yol almıştır.
Türkiye Kupası yolculuğunda ise altıncı kademedeki rakibi Şekerspor'u deplasmandaki ilk maçta 2-0 ve kendi evindeki maçta da 3-0 yenerek çeyrek finale yükselmiştir.
Çeyrek finalde, Fenerbahçe'ye deplasmandaki ilk maçta 2-1 yenilmiş; kendi sahasındaki ikinci maçı, çıkan olaylar sebebiyle Fenerbahçe’nin 75. Dakikada sahadan çekilmesiyle 3-0 hükmen kazanmıştır.
Bordo mavililer, yarı finalde Galatasaray'la kendi sahasında 0-0 berabere kalsa da deplasmandaki maçı 4-2 kaybedince Türkiye Kupası'ndan elenmiştir.
UEFA Kupası ilk turunda İskoçya'nın Dundee United takımıyla eşleşen Trabzonspor, evindeki ilk maçı 1-0 kazanmış ve deplasmanda da 1-1 berabere kalarak üst tura yükselmiştir.
2. turdaki rakibi, Almanya'nın VfL Bochum'unu kendi sahasında 2-1 mağlup etmiş fakat deplasmanda 5-3 kaybederek UEFA Kupası'ndan elenmiştir.
1998-99 sezonunda, Gordon Milne antrenörlüğündeki Trabzonspor, ligi 58 puan ile 4. sırada tamamlamış ve Türkiye Kupası’na 6. kademeden itibaren dahil olmuştur.
Altıncı kademedeki rakibi Gaziantepspor'u kendi sahasındaki ilk maçta 5-4 yenmiş fakat deplasmanda 3-1 kaybederek Türkiye Kupası'ndan elenmiştir.
5-4 biten ilk maçta her iki takımdan birer futbolcu "hat-trick" yapmıştır. Bu durum Türkiye Kupası tarihinde ilk ve son kez gerçekleşmiştir;
Gaziantepspor’dan Preko Yaw, Trabzonspor’dan ise Davor Vugrinec bu başarıya imza atan futbolcular olmuştur.
UEFA Kupası ilk turda Polonya'nın Wisła Kraków takımıyla eşleşmiş; deplasmandaki ilk maçı 5-1 ve kendi evindeki ikinci maçı da 2-1 kaybederek turnuvadan elenmiştir.
1999-00 sezonunda, ligi 53 puan ile 6. sırada tamamlayan takım, teknik adam olarak
Ahmet Suat Özyazıcı ile anlaşmış fakat ligin ikinci devresine doğru takımın başına Giray Bulak gelmiştir.
Trabzonspor, Türkiye Kupası’nda, 3. kademedeki rakibi Göztepe'yi kendi sahasında 3-1 yenerek 4. kademeye yükselmiştir.
4. kademedeki rakibi Kocaelispor'u deplasmanda 2-0 yenen takım çeyrek finale çıkmış, çeyrek finalde Galatasaray'a kendi sahasında 2-1 yenilerek kupadan elenmiştir.
Galatasaray o sezon Türkiye Kupası şampiyonu olmuştur.
Trabzonspor, 1999-2000 sezonunda Intertoto Kupası'nda mücadele etmiştir.
Kupaya 3. turdan dahil olan takımın rakibi İtalya'nın Perugia takımı olmuş; kendi sahasındaki ilk maçı 2-1 kaybetmiş, deplasmandaki maçı 3-0 hükmen kazanarak yarı finale yükselmiştir.
Yarı finalde Almanya'nın Hamburg ekibiyle eşleşen takım, ilk maçta kendi sahasında 2-2 berabere kalmış ancak deplasmandaki maçı 4-1 kaybedince Intertoto Kupası'ndan elenmiştir.
2000-01 sezonunda, ligi 58 puan ile tekrar 6. sırada tamamlayan Trabzonspor’un başkanlığına Özkan Sümer, Giray Bulak'tan boşalan teknik adam koltuğuna ise ikinci devrenin başlarında Sadi Tekelioğlu gelmiştir.
Takım, Türkiye Kupası'na 3. kademeden itibaren dahil olmuştur.
3. kademedeki rakibi Altay'ı deplasmanda 2-1 yenerek 4. kademeye, 4. kademedeki rakibi Gaziantepspor'u yine deplasmanda 3-1 ile geçerek çeyrek finale yükselmiştir.
Fakat çeyrek finalde Galatasaray'a kendi sahasında 4-1 mağlup olan Trabzonspor, böylelikle Türkiye Kupası'ndan elenmiştir.
*Avrupa Kupaları’nda mücadele etmeye hak kazanamayan takım için 2000’li yıllar pek parlak başlamamıştır...
2001-02 sezonunda, ligi 40 puanla 14. sırada tamamlayarak tarihindeki en kötü Süper Lig sıralamasında sahip olan takım, sezonu küme düşme hattından sadece 3 puan yukarıda bitirebilmiştir.
-11 gol averajı da Trabzonspor'un, Süper Lig tarihindeki en kötü averajı olurken, bu sezon, en çok gol yediği ve en çok yenildiği sezon olarak tarihe geçmiştir.
Sadi Tekelioğlu, 2. devrede teknik direktörlük görevinden alınarak yerine Hans-Peter Briegel getirilse de ortaya çıkan sonuç Karadeniz Ekibi için pek iç açıcı olmamıştır.
Trabzonspor, Türkiye Kupası'na 3. kademeden itibaren dahil olmuş, 3. kademedeki rakibi İstanbul Büyükşehir Belediyespor'u deplasmanda 2-1 yenerek 4. kademeye yükselmiştir.
4. kademedeki rakibi Samsunspor'u kendi sahasında 3-0 mağlup ederek çeyrek finale yükselse de bu aşamada yüzü gülen taraf 1-0 ile Denizlispor olmuştur.
2002-03 sezonunda, dönemin Trabzonspor Başkanı Özkan Sümer, takımda bir yapılanmaya giderek öncelikle teknik direktörlük koltuğunu Samet Aybaba’ya emanet etmiştir.
Bu yeni yapılanma ile birlikte; Trabzonspor'da asist kralı ve en uzun süre forma giymiş yabancı futbolcu olacak olan Ibrahim Yattara ve Michael Petković gibi yabancı isimlerin yanında, Gökdeniz Karadeniz ve Fatih Tekke gibi kulüp içinde yetişmiş yerli oyuncular da takımın bünyesine katılmıştır.
Bordo mavililer sezonu, 51 puanla 7. sırada tamamlamış, Türkiye Kupası'na 2. kademeden itibaren dahil olmuştur.
2. kademedeki rakibi Gaziantep Büyükşehir Belediyespor'u deplasmanda 4-2 yenerek 3. kademeye yükselmiş, 3. kademedeki rakibi Sivasspor'u kendi sahasında 5-2 ile geçince çeyrek finale adımını atmıştır.
Çeyrek finalde, BB Ankaraspor'u kendi sahasında 7-1'lik bir skorla yenerek yarı finale yükselmiş ve yarı finaldeki rakibi Malatyaspor'u da deplasmanda 3-0 ile geçip, adını finale yazdırmıştır.
Antalya'da oynanan final maçında da rakibi Gençlerbirliği'ni 3-1 yenerek tarihinde 6. kez Türkiye Kupası şampiyonu olmuş ve Avrupa Kupaları’na katılmaya hak kazanmıştır.
2003-04 sezonunda, takım başkanlığına Atay Aktuğ gelirken, Trabzon bu sezon da 97-98 sezonunda olduğu gibi 3 farklı teknik adamla yol almıştır.
Sezona Samet Aybaba eşliğinde başlayan kulüp, devre arasında Turgay Semercioğlu'nu, ligin son haftalarına doğru da Ziya Doğan'ı görevlendirmiştir.
Bordo mavililer, sezonu 72 puanla, rakibi Fenerbahçe’nin 4 puan gerisinde, 2. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası'na 2. kademeden itibaren dahil olarak, rakibi Diyarbakırspor'u deplasmanda 1-0 yenerek kupada çeyrek finale yükselmiştir.
Çeyrek finalde, Konyaspor'u kendi sahasında uzatma dakikaları sonunda 2-1 yenerek yarı finale; yarı finaldeki rakibi İstanbulspor'u da deplasmanda 2-0 mağlup ederek finale çıkmayı başarmıştır.
İstanbul'da oynanan final maçında, geçen sezon yine finalde karşı karşıya geldiği rakibi Gençlerbirliği'ni 4-0 ile geçerek 7. Türkiye Kupası şampiyonluğunu elde etmiştir.
Trabzonspor 2003-04 sezonunda UEFA Kupası'nda mücadele etmiş ve kupanın ilk turunda İspanya'nın Villarreal CF takımıyla eşleşmiştir.
Deplasmandaki ilk maçta 0-0 berabere kalan takım, kendi sahasındaki maçı 3-2 kaybederek kupadan elenmiştir.
2004-05 sezonunda, kulüp yine teknik direktör kararsızlıkları yaşamış, bir önceki sezonda olduğu gibi, üç farklı isim takımın başına geçmiştir.
Trabzonspor, sezonun ilk maçına Kayserispor deplasmanında çıkmış ve bu maçı 3-0 kazanmıştır. Fakat, takımın 13. haftada Fenerbahçe'ye kendi sahasında 2-0 yenilmesinin ve 14. haftada Konyaspor ile deplasmanda 1-1 berabere kalmasının ardından Teknik Direktör Ziya Doğan istifa etmiş yerine İhsan Derelioğlu gelmiştir.
Fakat bu birliktelik yalnızca 3 hafta sürmüş; Şenol Güneş takımın başına geri dönmüştür.
Trabzonspor son haftalara dek şampiyonluğun büyük adaylarından biri olmuştur.
30. haftada gerçekleşen olaylı Fenerbahçe mağlubiyeti sonrası, şampiyonluk yolunda büyük bir yara alan takım, ligi 77 puanla, Fenerbahçe'nin ardından 2. olarak bitirmiştir.
Hakem üzerine büyük eleştiri alan maçta, Trabzonspor'un 3 penaltısı verilmemiş, Fenerbahçe lehine de haksız penaltı kararları alınmış algısı, o dönemde medyanın gündem maddesini oluşturmuştur.
Kısa süre sonra olaylı maçın, eleştirilen hakemi Cem Papila hakemliği bırakmıştır.
Ancak bu sezonda, attığı 31 gol ile takımın sevilen oyuncusu Fatih Tekke'nin, Süper Lig’de gol kralı olmasıyla Karadeniz Ekibi'nin göğsü kabarmıştır.
Türkiye Kupası'na 2. kademeden itibaren dahil olan takım, rakibi Antalyaspor'u deplasmanda 5-1 yenerek 3. kademeye yükselmiştir.
3. kademedeki rakibi Malatyaspor'u ise kendi sahasında 2-0 yenerek çeyrek finale, oradan da Gaziantepspor'u yine kendi sahasında 3-0 geçip yarı finale çıkmıştır.
Yarı finalde, deplasmanda Galatasaray ile karşı karşıya gelmiş ve normal süresi 1-1
biten maçı penaltı atışları sonunda 4-2 kaybederek kupadan elenmiştir.
Galatasaray o sezon Türkiye Kupası'nın sahibi olmuştur.
2003-04 sezonunu ikinci bitirmesinin ardından Şampiyonlar Ligi’ne katılmaya hak kazanan bordo mavililer, 2. Eleme Turu ilk maçında Skonto FC ile deplasmanda 1-1 berabere kalırken 2. maçta evinde aldığı 3-0'lık galibiyet ile bir üst tura çıkmıştır.
3. Eleme Turu ilk maçında ise deplasmanda Dinamo Kiev'i 2-1 mağlup etmesine rağmen kendi sahasındaki maçta 2-0 geriye düşen Fırtına, Şampiyonlar Ligi'ne kıl payı veda etmiştir.
2005-06 sezonunda, başkanlık koltuğunda Nuri Albayrak oturan Trabzonspor, lige 2-1'lik Kayserispor galibiyetiyle başlamıştır.
İlk haftalarda yüksek performans sergileyen takımın, ilk devrenin ortalarında düşüşe geçmesiyle Şenol Güneş istifasını vermiş, yerine Bosnalı Vahid Halilhodžić getirilmiştir.
Başarılı oyuncu Gökdeniz Karadeniz’in bahis oynadığı gerekçesiyle 6 ay ceza alması, takımın düşüşünü hızlandırmıştır.
Bordo mavililer ligin ilk yarısını 23 puanla 8. sırada bitirmiş fakat ligin sonlarına doğru ivme kazanarak 52 puanla, 4. sıraya yerleşmiştir.
2004-05 sezonunu ikinci sırada bitiren Trabzonspor, Şampiyonlar Ligi'ne katılmaya hak kazanmış, 2. eleme turu ilk maçında Anorthosis Ammohostu'ye 3-1 yenilmiş; ikinci maçta aldığı 1-0 galibiyet ise üst tura çıkmasına yetmemiştir.
2006-07 sezonunda, lige teknik adam olarak Brezilyalı Sebastião Lazaroni ile başlanmış; takım üç sezondur, sezonun ilk haftasında karşılaştığı Kayserispor müsabakasından mağlubiyetle ayrılmıştır.
İlk 4 haftada yalnızca 4 puan toplayan takımda, Teknik Direktör Sebastiao Lazaroni'nin görevine son verilerek, yerine 2. kez Ziya Doğan getirilmiştir.
Ziya Doğan'la ilk maçında Beşiktaş'ı ve iki hafta sonra da Galatasaray'ı yenen Trabzonspor, yavaş yavaş özlenen futbolunu oynamaya başlamıştır.
Ancak sezonun 10. haftasındaki Gaziantepspor mağlubiyetiyle çöküşe geçen takım, tam 7 hafta galip gelememiş, 17. haftada Ankaraspor'u mağlup ederek ligin ilk yarısını 19 puanla 13. sırada tamamlamıştır.
Yönetim öte yandan, Fatih Tekke'yi FK Zenit'e satmasına gelen tepkiler üzerine Marcelinho'yu kadrosuna katarak taraftarı yatıştırmaya çalışmıştır.
Fakat, istenilen performansını bir türlü gösteremeyen Brezilyalı Marcelinho, devre arasında VfL Wolfsburg'a satılmıştır.
Ayrıca takımda büyük bir revizyona gidilerek Ceyhun Eriş, Ayman Abdelaziz ve Fredrik Risp gibi futbolcular ile takıma takviyeler yapılmıştır.
2. yarıdaki ilk 2 maçında berabere kalan Trabzonspor, daha sonra oynadığı Gaziantepspor, Denizlispor, Beşiktaş ve Konyaspor maçlarını yenerek üst sıralara tırmanmaya başlamıştır.
Ligin sonlarına doğru başarılı grafiğini devam ettiren takım, 6 yıldır galip gelemediği Fenerbahçe maçında, son anlarda yediği golle rakibini tekrar mağlup edememiş; ligin son maçında da Ankaraspor'a boyun eğince, sezonu 52 puanla 4. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası’na yarı finalde veda ederken, UEFA Kupası'ndaki mücadelesi, 1. turda, CA Osasuna'yla yapılan ilk maç 2-2 berabere bitip, ikinci maç da 0-0 golsüz eşitlikle kalınca sona ermiştir.
2007-08 sezonunda, bir önceki sezonu 4. sırada bitirip Intertoto Kupası'na katılmaya hak kazandığı için yeni sezona erken giren Trabzonspor, Intertoto Kupası'nda, Arnavutluk Ligi'ni 3. sırada bitirip, kupanın ilk turunda NK Zagreb'i eleyen Vllaznia Shkodër ile eşleşmiştir.
Trabzon'da oynanan ilk maçta Trabzonspor, Avrupa Kupaları Tarihi'ndeki en farklı galibiyeti elde ederek maçı 6-0 kazanmış, 2. maçta da 4-0'lık galibiyet elde etmiştir.
3. turda Oţelul Galaţi 'yle eşleşmesinin ardından toplamda 4-2'lik mağlubiyetle kupadan elenen takım, dikkatini lige çevirmiştir.
Ancak sezonun ilk maçı olan Sivasspor maçının son dakikalarında çıkan olaylar yüzünden PDFK, Trabzonspor'a 5 maç seyircisiz oynamanın yanı sıra 31 Bin Lira para cezası vermiş, ayrıca 3-0 hükmen mağlup saymıştır.
2 Eylül 2007 tarihinde Ersen Martin'i Recreativo'ya satan Trabzonspor, İspanyol kulübünün zamanında parayı yatırmadığı gerekçesiyle bu futbolcuyu vermekten vazgeçmiş ve kulüplerin birbirini şikayeti üzerine FIFA’nın Recreativo'yı haklı bulmasıyla transfer gerçekleşmiştir.
Ligin 9. haftasında oynanan ve 3-2 kaybedilen Beşiktaş maçı sonrasında Teknik Direktör Ziya Doğan istifa etmiş, yerine Ersun Yanal takımın başına geçmiştir.
Ersun Yanal'la devre arasına kadar 8 maça çıkan Trabzonspor, bu maçlarda 3 galibiyet 5 de mağlubiyet alarak ligin ilk devresini 22 puanla 9. sırada tamamlamıştır.
Devre arasında daha iyi kadro kurmak isteyen Ersun Yanal, Ceyhun Eriş ve Celaleddin Koçak'ı takımdan gönderirken, Ufukhan Bayraktar ve Yusuf Kurtuluş kiraya verilmiştir.
Yeni transferler ise Seyid Muavvaz ve Onur Recep Kıvrak olmuştur.
Ligin 18. hafta karşılaşması olan Sivasspor maçı ile 2. devreye başlayan Trabzon Ekibi, elverişsiz hava şartları altında oynanan maçı 2-0 kaybetmiştir.
15-16 Aralık 2007 tarihlerinde yapılması planlanan kongre 9-10 Şubat 2008 tarihlerinde gerçekleşip, başkanlık yarışını 2151 oyla kazanan Sadri Şener görevin başına geçirilmiştir.
Sadri Şener döneminin ilk büyük sürprizi Gökdeniz Karadeniz'in 8.7 milyon € karşılığında Rubin'e satılması olmuştur.
Sezon sonuna doğru genç futbolculara şans veren Ersun Yanal özellikle Barış Memiş ile yakından ilgilenmiştir.
Trabzonspor, sezonun son derbi maçını Fenerbahçe ile oynayarak, 7 yıl aradan sonra rakibini mağlup etmeyi başarmış ve ligi 49 puan ile 6. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası’na grup aşamalarında veda eden bordo mavili ekip, bu sezon kupa kaldırmayı başaramamıştır.
2007-08 sezonunun bitmesiyle, ilk olarak Hüseyin Avni Aker Stadyumu'nda tadilat başlatılarak, kale arkası tribünlerinin kapasitesi arttırılıp, sahaya yaklaştırılmıştır.
Maraton tribünün çatısı kaldırılırken, kapalı tribüne ise asansör konulmuş ve stat yaklaşık 2 aylık bir sürede hazır hale gelmiştir.
Kısa bir sürede kombinelerin satışını tamamlayan kulüp, transferlere hız vererek; Ceyhun Gülselam, Hrvoje Čale, Gustavo Colman, Gökhan Ünal, Rigobert Song, Egemen Korkmaz ve Selçuk İnan gibi futbolcuları kadrosuna dahil etmiştir.
Zafer Yelen ve Burak Yılmaz'la anlaşılmasına rağmen daha sonra çıkan pürüzler nedeniyle bu futbolcuların transferi gerçekleşmemiş, son atılan imza ise Isaac Promise olmuştur.
2008-09 sezonunda, şampiyonluk yarışını son haftaya kadar sürdüren Trabzonspor, 65 puan ile ligde 3. olmuştur.
Devreye Ankaraspor galibiyetiyle başlayan ekip, ilk yarıda ortaya iyi bir performans koymuş olsa da ikinci devrede düşüş yaşamıştır.
Ligin son haftalarında takımda teknik direktör değişikliğine gidilerek, Ersun Yanal yerine Ahmet Özen göreve gelmiştir.
2009-10 sezonunda, teknik direktörlük koltuğuna Hugo Henry Broos getirilmiş fakat bu beraberlik ligin ilk devresinin sonlarına doğru Şenol Güneş’in dönüşüyle son bulmuştur.
Trabzonspor, lige 2-1'lik Sivasspor galibiyetiyle başlamış olsa da sonraki üç lig maçında 2 mağlubiyet 1 beraberlik ile formdan düşmüştür.
Ligin ilk yarısını 27 puan ile 6. sırada tamamlayan takım, sezon sonunda ise 57 puanla 5. olmuştur. Trabzonspor bu sezon hem Türkiye Süper Kupası'nı
hem de Türkiye Kupası'nı müzesine götürmeyi başarmıştır.
Bir önceki sezon ligi üçüncü sırada bitirerek UEFA Kupası’na katılmaya hak kazanan bordo mavililer, Fransa’nın Toulouse FC takımına Play-Off'larda elenerek kupa macerasına erken veda etmiştir.
Trabzonspor, 2010-2011 sezonunun ilk yarısını lider kapatmayı başarmıştır.
Fakat sezonu 82 puanla bitirmesine rağmen şampiyonluğu ikili averajla Fenerbahçe'ye kaptıran takım, o sezon Fenerbahçe'nin, 3 Temmuz 2011'de şike davası nedeniyle şampiyonluk kupasının kendisine verilmesini talep etmiştir.
Aynı süreçte Fenerbahçe, UEFA kararıyla Avrupa kupalarından 2 yıl boyunca men cezası almış, Trabzonspor konuyu CAS ve FIFA'ya taşımıştır.
Sonuç olarak, Trabzonspor ligi 2. sırada bitirmiş, Şampiyonlar Ligi’ne 3. turdan katılmaya hak kazanmıştır.
Bu turda Portekiz temsilcisi Benfica ile eşleşmiş, İlk maçı deplasmanda 2-0'lık sonuçla kaybeden Trabzonspor, kendi sahasındaki maçta 1-1 berabere kalmış ve Şampiyonlar Ligi'nden elenerek UEFA’da yoluna devam etmiştir.
UEFA Avrupa Ligi'ne Play-Off turundan itibaren dahil olan takım, İspanya'nın Athletic Bilbao takımı ile eşleşmiş; bu karşılaşma 0-0 beraberlikle sonuçlanmıştır.
Rövanş karşılaşması ise maçtan bir gün önce Fenerbahçe'nin, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından Şampiyonlar Ligi'nden men edilip, Trabzonspor'un, UEFA kararıyla Şampiyonlar Ligi gruplarına dahil edilmesi sebebiyle iptal edilmiştir.
Tarihinde ilk kez UEFA Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etmeye hak kazanan bordo mavililer, İtalya'nın Inter, Rusya'nın CSKA Moskova ve Fransa'nın Lille takımlarıyla aynı grupta yer almıştır.
Grup maçlarını 7 puanla 3. sırada tamamlayıp Şampiyonlar Ligi'nden elenerek, UEFA Avrupa Ligi'ne Son 32'den itibaren dahil olmuştur.
UEFA Avrupa Ligi Son 32 turunda Hollanda'nın PSV takımıyla eşleşen Trabzonspor, kendi sahasındaki ilk maçı 2-1 ve deplasmandaki ikinci maçı da 4-1 kaybederek turnuvadan elenmiştir.
2011-12 sezonunda, takım kadrosunda epey bir değişiklik yapmıştır.
İbrahim Yattara, Selçuk İnan, Egemen Korkmaz, Umut Bulut, Engin Baytar, Jajá gibi isimler takımdan ayrılırken; Didier Zokora, Paulo Henrique, Halil Altıntop, Adrian Mierzejewski, Volkan Şen, Ondřej Čelůstka, Marek Čech, Robert Vittek, Marek Sapara gibi isimler takıma katılmıştır.
Şenol Güneş ile yola devam eden Trabzonspor, sezonu 56 puanla 3. sırada tamamlarken,
Burak Yılmaz 33 gol ile ligin gol kralı olmuştur.
Türkiye Kupası 4. turu, tek maç üzerinden oynanan eşleşmede, deplasmanda Antalyaspor'a uzatma dakikalarında yediği golle 2-1 yenilerek kupaya veda etmiştir.
2012-13 sezonunda, Sadri Şener'den sonra başkanlığa İbrahim Hacıosmanoğlu gelmiştir.
Bu sezonun 19. haftasındaki 3-1 kaybedilen Elazığspor maçı sonrası, 2009 yılından bu yana takımda görev yapan Şenol Güneş görevi bırakmış, yerine sezon sonuna kadar Tolunay Kafkas getirilmiştir.
Bir önceki sezona kıyasla fazla başarılı bir performans sergileyemeyen Trabzonspor, ligi 46 puanla 9. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası'nda, Fenerbahçe'ye finalde 1-0 mağlup olmasına rağmen final oynadığı için Avrupa ligine gitmeye hak kazanmış; Play-Off turunda Macar Ekip, Videoton FC'ye penaltılarda 4-2 kaybederek kupadan elenmiştir.
2013-14 sezonuna Mustafa Reşit Akçay teknik direktörlüğünde giriş yapan takımda, şubat ayında göreve Hami Mandıralı'yı getirmiştir.
Kadrosuna Florent Malouda ve Jose Bosingwa gibi isimleri katan bordo mavili ekip, sezonu 53 puan ile 4. sırada tamamlamıştır.
Bu sezon, Türkiye Kupası'nın 4. turunda, Balıkesirspor'a 3-1 mağlup olarak kupaya veda etmiştir.
Avrupa Ligi'nde, Derry City, Dinamo Minsk ve Kukesi'yi eleyip gruplara kalmayı başarmış; gruplarda Lazio, Apollon Limasol ve Legia Varşova ile eşleşerek 14 puanla namağlup lider bitirip, 2. tura yükselmiştir.
İtalya’nın güçlü ismi Juventus'a içeride ve dışarıda 2-0'lık skorlarla yenilerek kupadan elenmiştir.
2014-15 sezonunda, Vahid Halilhodzic ikinci kez takımın teknik adamlığını üstlenmiş fakat alınan kötü sonuçlar nedeniyle kendisiyle yollar ayrılıp yerine 10. hafta itibariyle tekrar Ersun Yanal getirilmiştir.
Trabzonspor bu sezonda, Oscar Cardozo, Mehmet Ekici, Constant, Waris, Yatabare gibi oyuncuları kadrosuna dahil etmiştir.
Ersun Yanal’ın gelişiyle ivme kazanan Fırtına, ligi 57 puanla 5. sırada tamamlamıştır.
Avrupa Ligi'nde Metalist Kharkiv, Lokeren ve Legia Varşova ile birlikte olduğu grubu ikili averajla 2. sırada bitirmiş ve 2. turda Napoli ile eşleşmiştir.
Bu maçların ilkinde, rakibine Hüseyin Avni Aker Stadı'nda 4-0 mağlup olan Trabzonspor, rövanşta da rakibine 1-0 yenilerek turnuvadan elenmiştir.
Lig sonunda Ersun Yanal ile yollar ayrılmıştır.
2015-16 sezonunda, Şota Arvelazde takımın başına geçmiştir.
Lige iyi başlayan Trabzonspor, ilk 4 haftada 10 puan toplayarak averaj ile lider Fenerbahçe'nin gerisinde, 2. sırada yer almıştır.
5. haftada oynanan Trabzonspor-Galatasaray maçı, Galatasaray'ın 1-0 üstünlüğü ile tamamlanınca, Trabzonspor ligde ilk mağlubiyetini böylelikle almıştır. Bu haftadan sonra, arka arkaya 3 hafta mağlup olarak, toplam 4 hafta üst üste kaybetmiş ve tarihinde bir ilki yaşamıştır.
Şota Arvelazde, ligin 11. haftasında 1-0 kaybedilen Medipol Başakşehir maçı sonrasında da istifasını vermiş, yerini Sadi Tekelioğlu almıştır.
6 Aralık 2015'te yapılan seçim sonrası başkanlığa Muharrem Usta getirilmiştir.
Ligin ikinci yarısında Hami Mandıralı teknik adam koltuğuna oturmuş fakat gerek takımın yaşadığı mali krizler gerekse bazı futbolcuların sezon bitmeden takımdan ayrılışı Trabzonspor'u büyük çıkmaza sokmuştur.
En nihayetinde ligi, 40 puanla 12. sırada tamamlamış, Hami Mandıralı istifa etmiştir.
Bordo mavili ekip, UEFA Avrupa Ligi 3. ön eleme turunda, favori gösterildiği eşleşmede Makedonya temsilcisi Rabotniçki takımına elenmiş ve Avrupa Ligi’ne veda etmiştir.
Türkiye Kupası'na grup aşamasında dahil olan Trabzonspor, F Grubu'nu 1. sırada tamamlamış, son 16 turunda tek maç üzerinden oynanan karşılaşmada, kendi sahasında Akhisar Belediyespor'a 1-0 mağlup olarak kupaya veda etmiştir.
2016-17 sezonunda, teknik direktörlüğe 3. kez Ersun Yanal getirilmiştir.
50. yıl öncesi yeniden yapılanma kararı alan kulüp, sezon öncesi, takımdaki birçok oyuncuyu göndermiş ve UEFA'nın getirdiği mali kısıtlama nedeniyle maliyeti düşük futbolculara yönelmiştir.
Ligin ilk yarısında yaptığı transferlerden verim alamayan Trabzonspor, ilk devreyi 18 puanla 13. sırada bitirmiştir.
Devre arasında kadrosunu güçlendiren Fırtına, 2. yarıda, yeni stadyumu Medical Park Arena'ya geçtikten sonra çıkışa geçmiş, 5. sıraya kadar yükselmiştir.
Medical Park Arena'daki ilk resmi maçına 29 Ocak 2017'de, Gaziantepspor karşısında çıkan Karadeniz ekibi, maçı 4-0 kazanmış; yeni stattaki ilk golü Fabian Castillo atmıştır.
Trabzonspor yeni statındaki ilk mağlubiyetini de 8 Nisan 2017'de, Beşiktaş'a 4-3 yenilerek almış ve bu sezon ligi 51 puanla, 6. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası H Grubu'nu 3. sırada bitirerek, henüz grup aşamasında Türkiye Kupası'ndan elenmiştir.
2017-18 sezonunda, başkanlığa Ahmet Ali Ağaoğlu gelmiş, Ersun Yanal eşliğinde lige başlangıç yapılmıştır.
Trabzonspor, yeni sezona, 2-1'lik Konyaspor galibiyetiyle başlasa da sonraki haftalarda büyük bir düşüş yaşayarak ilk 9 haftada yalnızca 2 galibiyet almıştır.
Ersun Yanal takımdan ayrılıp yerine Rıza Çalımbay getirilmiş ve takım ilk devrenin geri kalanını yenilgisiz tamamlamıştır.
Bordo mavili ekip sezonda, 55 puanla 5. sıraya yerleşmiş, Türkiye Kupası son 16 turunda Atiker Konyaspor'a elenmiştir.
2018-19 sezonunda, Ünal Karaman teknik direktörlüğündeki Trabzonspor, ligi 63 puanla 4. sırada bitirmiştir.
Türkiye Kupası çeyrek finalinde Ümraniyespor’la içerde 0-0 beraberlik yakalayıp, deplasmanda 3-1 geriye düşerek kupadan elenmiştir.
2019-20 sezonunda, Ünal Karaman'la başladığı sezonda oldukça iyi bir perfomans sergileyen Karadeniz Ekibi'nin başına, 2 Ocak itibariyle Hüseyin Çimşir getirilmiştir. Hüseyin Çimşir de sezonu bordo mavililerde tamamlayamayarak yerini Eddie Newton'a bırakmıştır.
Ligi uzun bir süre lider götüren Trabzonspor, son haftalarda düşüşe geçmiş ve liderliği, bir süredir şampiyonluk yarışını sürdürdüğü Başakşehir'e bırakarak, 65 puanla 2. sırada yer almıştır.
Norveçli futbolcusu Alexander Sörloth, sezonda kaydettiği 24 gol ile, Süper Lig'in gol kralı olmuş ancak sezon sonunda sürpriz bir kararla Premier Lig'in yolunu tutarak takımdan ayrılmıştır.
Türkiye Kupası'nda finale dek yükselen Trabzon Ekibi, finalde Alanyaspor'u kendi evinde, 2-0 ile geçerek kupanın sahibi olmuştur.
2020-21 sezonuna Eddie Newton ile başlangıç yapan takımın başına, üst üste 3 mağlubiyet alınan 7 haftanın ardından Abdullah Avcı getirilmiştir. Avcı ile ivme kazanan bordo mavililer 18 maçta tek mağlubiyet ile ligin üst sıralarına tırmanmayı başardı. Şampiyonluğun favorilerinden biri haline gelen Trabzonspor, ikinci yarıda tutturduğu beraberlik serisiyle üst üste puan kayıpları yaşayarak ligi 71 puanla 4. sırada tamamlamıştır.
Türkiye Kupası'nda ise sezonu 1. Lig'de şampiyon tamamlayarak Süper Lig'e yükselen Adana Demirspor'a penaltılarla 6-5 elenerek 5. turda veda etmiştir.
İLGİNİZİ ÇEKECEK BENZER İÇERİKLER
Comentarios